8 Nisan 2013 Pazartesi

Bir Mesele Var



Allah'ım ben iyi değilim. Neyim var sana sormalı aslında. Çünkü ben bunun nedenini bilmediğim için sana soruyorum ve haliyle sana yazıyorum. Görünürde hiçbir şeyim yok, kötü olmak için bir sebep yok yani. Ama ben kötüyüm, iyi değilim.
İnsanlar Allah'ım insanlar bana hiç iyi gelmiyorlar. Her defasında bir öncekinden daha kötü olarak insanlara yeniliyorum. Yeniliyorum, eriniyorum, eriyorum. Her defasında aynı, insanlar ayrı ama son aynı oluyor. Yıldım Allah 'ım. Şu an ağlıyorum ve bunu bir tek sen biliyorsun. Sana yazarken ellerim titriyor, ellerim üşüyor.
Bilmiyorum neden yapıyorsun bunu yani neden hep beni üzecek insanlar gönderiyorsun bana? Tamam, tartışmak değil niyetim. En azından arada seçici olmamda yardımcı olsan.
 Beni üzecek,incitecek, kıracak, delip geçecek insanlar seçiyorum. Seçmekle kalmayıp içime yerleştiriyorum. Kiracı olup olmayacaklarını en başından mı sormalıyım ? Mevsimlik işçi kabilinden olup olmadıklarını sorsam çok mu ayıp olur ?
Ben, körüm Allah'ım. İnsanların bencilliklerini, çıkarlarını, riyakarlıklarını göremediğim için amayım. Tüm bunları yerleştirdiğim içimden çıkmaya hazırlanırken gördüğüm içinse aptalım. Yolda karşılaşmasak giderken "Allah ısmarladık" bile demeyecekler biliyor musun? Biliyorsun tabii, soru olmamalı benimki de.
Bilmek midemi bulandırıyor Allah'ım ve evimin odalarına sığamıyorum. Dışarıda yağmur var. Yağmur ki bana huzur verir, o bile bu gece benim içimi deşiyor, beni üzüyor. Ağlamak istiyorum Allah'ım. Böyle hüngür hüngür, salya sümük ağlamak istiyorum ama bunu da yapamıyorum. Boğazımda bir şey var Allah'ım. Yutkunuyorum ama boğazımdan aşağı geçmiyor ve bu benim nefes almamı zorlaştırıyor.
Allah'ım neye üzülüyor, kahroluyorum biliyor musun ? Ben bunların hesabını kimseye soramıyorum, kimseyle paylaşamıyorum. Yani el sallayıp gidenin arkasından ( karşılaşmasak onu da yapmaz ya ! ) " Ne iş arkadaş?" diyemediğim gibi bir de su dökmediğim için azar işitiyorum.
Allah'ım neden böyle oluyor? Yanlışı nerede yapıyorum sence? Midem hala bulanıyor, ben ağlıyorum; ağlayınca kızaran burnumun komik olduğunu bile bile ağlıyorum. Ama sessiz ve de kesik kesik. Hıçkıra hıçkıra ağlamak istediğimi ama beceremediğimi yukarıda belirtmiştim.
Sence şimdi ne olacak ? Bu gece ben nasıl sabahı edeceğim? Ne zamana kadar organlarımın yerlerinde parçalanıyor gibi hissedeceğim ? Ne zaman düzenli nefesler alacağım?
Yorgunum Allah'ım. Beni hayattan öte, hayattan önce insanlar yordu. Sanırım insanlara yaklaşmamalıyım uzunca bir süre.
Uzak dursam her şeyden bir süre. İlişmese kimse bana. Ses etmeseler, yok saysalar beni. Açıkçası yok sayılmam yeni bir olay olmazdı.
Allah'ım şu an üzüntüme tek şahit olan sensin. Halim bu. Gel, bir şeyler yapalım !

Hiç yorum yok: